
Aşk yaşamınızı engelleyen hususlar
Bekarsınız ve artık aşık olmak mı istiyorsunuz? Doğru kişiyi bulmak sizin için çok mu zor? O ‘aşk’ hissini bulamadığınızda umutsuzluğa kapılmanız veya çevrenizin ilişkilere dair hurafelerine bütün kalbinizle inanmanız çok kolaydır.
Bekar olmak; özgürce hobilerinizin peşinden koşmanızı sağlayıp, kendinizle eğlenmeyi öğrenebilmenizi ve kendinizle baş başa kalmanızın değerini daha iyi anlamanızla güzel katkılar yapabilir. Bu avantajları da düşündüğünzde; uzun süreli ve değerli bir ilişkiye başlamak istemeniz, sinir bozucu gözükebilir.
Birçoğumuz için, önceki ilişkilerimizin bilinçaltımıza bıraktığı çöplerle yeni bir ilişkiye başlamak bir hayli zorlayıcı olabilir. Belki de birlik ve beraberliğin, sağlıklı ilişkilerin pek var olmadığı ve olsa bile şaşırdığınız bir çevrede büyümüşsünüzdür. Ya da ilişki geçmişiniz, kısa süreli ilişkilerden ibarettir ve uzun süreli bir ilişkiyi nasıl yürütebileceğinizi bilmiyorsunuzdur. Belki bunun nedeni; geçmişinizdeki çözülmeyen sorunlarınızla hep yanlış insanları seçmeniz ve aynı hataları yapmanızdır ya da doğru insanı bulabilmeniz için gerekli şartları sağlamıyor, kendinize yeteri kadar güvenmiyorsunuzdur.
Ne olursa olsun, sürekli hata yapıp durduysanız ve iyi bir ilişki geçmişine sahip değilseniz bile bu engellerinizin üstesinden gelebilirsiniz. Önerilerimiz, size sağlıklı ve sevgi dolu bir ilişkiye giden yolu en güzel şekliyle gösterecektir.
Sağlıklı bir ilişki nasıl olur?
Sağlıklı bir ilişki, iki tarafın da:
- Saygılı
- Güvenilir
- Dürüst
- Destekleyici
- Eşitliği savunan/Adil
- Ayrı kimliklerini sürdüğü
- İletişimi kuvvetli
- Şaka kaldırabilen/eğlenmeyi bilen
kişiler olmasıyla gerçekleşir.
Kaynak: UW Seattle
Flörtleşme ve ilişki sürdürmeye dair yanlışlarınızı tekrardan gözden geçirin
İlk adımımız, sizi güzel bir ilişki yaşamaktan alıkoyan yanlış düşüncelerinizi tekrardan bir değerlendirmeye almak.
Flörtleşme ve Aşık Olmaya Dair Genel Yargılar
Sanılan: Yalnızca bir ilişkiye sahip olursam mutlu ve huzurlu olabilirim ya da başka deyişle hiç ilişki yaşamamaktansa kötü ilişkide olmak daha iyidir.
Gerçek: Sağlam bir ilişki, mutlu ve tatmin olabilmek adına tabii ki önemlidir. Fakat sırf topluma ‘’ayak uydurmak’’ için bir ilişkide olmamak da çok önemlidir. Kimsesiz ve yalnız olmak farklı şeylerdir. Ayrıca iç karartıcı ve sağlıksız bir ilişkide olmak kadar kötü bir şey yoktur.
Sanılan: Karşımdaki eskisi kadar çekici gelmiyorsa ilişkiyi sürdürmeye değmez.
Gerçek: Özellikle, ilişkilerinizde yersiz kararlarınız oluyorsa bu yargıyı başınızdan defetmeniz gerekiyor. Ne yazık ki, karşıya olan cinsel isteğiniz ve aşkınız el ele ilerlemiyorlar. Böyle hissettiğiniz ilişkilerinize şans vermeyi denerseniz, duygularınız zaman zaman değişip derinleşebilir ya da bazen arkadaşlarınız sevgilileriniz olabilir.
Sanılan: Duygusallık kadınlarda daha fazladır.
Gerçek: Kadınlar ve erkekler aynı duyguları yaşarlar fakat bunları ifade etme biçimleri, kimi zaman toplum baskısı kimi zaman içlerinden öyle geldikleri için farklılık gösterir. Ancak hem kadın hem de erkek; hüzün, kızgınlık, korku ve mutluluğu yaşarlar.
Sanılan: Gerçek aşk kalıcıdır. Cinsel çekim ise zamanla azalır.
Gerçek: Aşk nadiren kalıcıdır fakat bu cinsel çekimin ya da aşkın zamanla azalmaya mahkum olduğu anlamına gelmez. Kadınlar ve erkekler, yaşlandıkça daha az eşeysel hormon üretiyorlar fakat duygularınız, cinsel çekiminizi eşeysel hormonlarınızdan daha çok etkiliyor.
Sanılan: Karşımdaki kişinin beğenmediğim özelliklerini değiştirebilirim.
Gerçek: Kimseyi değiştiremezsiniz. İnsanlar, sadece ve sadece kendi istekleri olduğu müddetçe değişebilirler.
Sanılan: Ebeveynlerimle aram iyi değildi. Bu yüzden birisiyle ilişki kurmak benim için her zaman zor olacak.
Gerçek: Davranışlarınızın temelini değiştirmeniz için hiçbir zaman geç değil. Düşünme, hissetme ve davranış şeklinizi yeteri kadar çaba harcayarak zamanla değiştirebilirsiniz.
Sanılan: Anlaşmazlıklar, ilişkide hep problem çıkartır.
Gerçek: Yaşanılan çatışmalar, olumsuz veya zararlı olmak zorunda değildir. Hatta, doğru çözüm yöntemleriyle ilişkinizin gelişerek daha da değerlenmesini sağlayan bir fırsat olabilir.
Flörtleşme ve aşık olmaktaki beklentiler
Uzun süreli bir ilişki için sevgili arayışındayken sevgilimizin nasıl görünmesi veya davranması, ilişkinin nasıl ilerlemesi ve ilişkideki rolünün ne olması gerektiğine dair birçok beklenti –çoğu da gerçekçi olmayan- içinde oluruz. Bu tür beklentilerimiz; aile yaşantımıza, arkadaş ortamımıza, geçmişteki deneyimlerimize, dizi ve filmlerde yansıtılanlara bile bakmamızla oluşabilir. Bunları sürdürmek de sevgilinizi yetersiz görmenize ve ilişkilerinizde hayal kırıklığına uğramanıza neden olur.
Önceliklerinizi iyi düşünün
İlişkinizde, karşıdaki kişiden neye ihtiyaç duyduğunuzu ve ne istediğinizi iyice ayırın. İstekleriniz tartışılabilir fakat ihtiyaçlarınız için böyle bir şey söz konusu olamaz.
İstekleriniz; kariyer, yüksek zeka ve boy, kilo, saç rengi gibi fiziksel nitelikleri içerir. İlk başlarda, bu esaslar size fazlasıyla önemli gelse de zamanla gereksiz yere seçeneklerinizi kısıtlandırdığınızı anlarsınız. Örneğin:
- Meraklı insanlar, kendilerini geliştirmek için yeltenirler fakat çokça zeki ve meraksız olanlar, ruhsuz olabilirler. Bu yüzden zeki olmasındansa meraklı olması,
- Seksi olmasındansa şevhetli olması,
- Güzel veya yakışıklı olmasındansa ilgi gösteren birisi olması,
- Cazibeli olmasındansa azıcık bile olsa gizemli kalması,
- Varlıklı olmasındansa hoş sohbet olması,
- Belli bir etnik köken ve sosyal sınıftan olmasındansa değerlerinize yakın bir aileden olması,
sizin için daha kaydadeğer olabilir.
İhtiyaçlar, isteklerinizden daha farklıdır. Değerler, hayat gayesi, hedefler; birkaç örnektir. Bu tür konular; sokakta yürürken göz göze geldiğiniz birisinden, herhangi bir sosyal medya profiline bakarken ya da gecenin sonunda ya tutarsa diye hızla kokteyl ısmarladığınız birisinden detaylı öğrenemeyeceğiniz konular.
Size doğru gelen ne?
Uzun süreli ilişki arayışındayken neyin doğru göründüğünü, ne düşündüğünüzü, çevrenizin ne dediğini unutun ve kendinize şunu sorun: ‘’Bu ilişki beni iyi hissettiriyor mu?’’
İpucu 1: Bütünsel bakın
Aradığınız, hayatınızın merkezine koyacağınız bir ilişki olmasın. Keyif aldığınız etkinliklere, kariyerinize, sağlığınıza ve çevrenizle olan ilişkilerinize odaklanın. Kendi mutluluğunuza odaklandığınızda hayatınız daha dengeli olacaktır ve herhangi özel birisiyle karşılaştığınızda daha ilgi çekici olacaksınızdır.
İlk izlenimlerin her zaman güvenilir olmadığını unutmayın. Özellikle ilişkiniz internet üzerindense bunu aklınızda bulundurun. Bir insanı tanımak, onunla birçok şartlarda zaman geçirmeyi gerektiriyor ve fazlasıyla zaman alıyor. Örneğin; karşınızdaki kişi baskı altındayken, işler onun için iyi gitmezken, yorgunken, üzgünken ya da açken kendisini nasıl yönetiyor?
Yetersizlikleriniz ve kusurlarınız hakkında dürüst olun. Herkesin birtakım eksikleri vardır. Uzun süreli bir ilişki istiyorsanız, olmak istediğiniz veya karşınızdakinin olmasını istediği bir kişilik için değil de sizi olduğunuz gibi seven birisini bulun. Bunun yanı sıra, size göre kusur olan başkası için ilgi çekici ve ilginç olabilir. Rol yapmayı bırakarak karşınızdaki kişinin de cesaretlenip tamamen kendisi gibi olmasını sağlayabilirsiniz ki daha doğru ve tatmin edici bir ilişkiniz olur.
İpucu 2: Samimi bir iletişim kurun
Flörtleşmeler, sinir bozucu olabiliyor. Ne ile karşılaşacağınızı, flörtünüzün sizi beğenip beğenmeyeceğini merak etmeniz çok doğal. Fakat utangaç veya garip hissetmenize rağmen stresin üstesinden gelebilir ve bilinçli bir şekilde güzel bir iletişimin temellerini atabilirsiniz.
Kendinize değil flörtünüze odaklanın. Düşünceleriniz içinde kaybolacağınıza, ilk buluşma stresinizin üstesinden gelebilmek için flörtünüzün dediklerine ve yaptıklarına, etrafınızda neler olup bittiğine odaklanın. Tamamen anda kalmanız, güven problemlerinizi ve kaygılarınızı göz ardı etmenizi sağlayacaktır.
Meraklı olun. Flörtünüze sürekli kendinizi tanıtmaya çalışmaktansa onun düşüncelerine, hislerine, deneyimlerine, anılarına ve düşüncelerine cidden ilgili olmanız sizi daha çok beğenmesini sağlayacaktır. Onunla cidden ilgilenmezseniz, gelecekte ilişkinizin ilerleyişinde illa bir sorun çıkacaktır.
Samimi olun. Gösterdiğiniz ilgi her ne kadar çabalasanız da yapmacıksa işlemeyecektir. Sadece dinlemiş olmak için dinliyorsanız, flörtünüz bunu illa anlayacaktır. Kimse, manipüle edilmeyi veya geçiştirilmeyi sevmez. Manipüle etmeniz, iletişim kurmayı sağlayıp iyi izlenim yaratmaya çalışmanızı geri tepebilir. İlginizin samimi olması, ilişkinizin uzun vadeli olması için küçücük bir umut ışığı bile olabilir.
Dikkatinizi verin. Karşınızdakini doğru anlamak için ciddi bir çaba sarf edin. Söylediklerine, hareketlerine, tepkilerine dikkat ederek flörtünüzü daha iyi tanıyabilirsiniz. Olaylara verdiği tepkileri, anlattığı hikayeleri, hayatındaki birtakım olayları hatırlamanız gibi küçük detaylar sizi daha ilgili kılar.
Telefonunuzla ilgilenmeyin. İki işi aynı anda yapmaya çalışırken dikkatiniz dağılır ve samimi bir iletişim kuramazsınız. El/kol hareketleri, jest ve mimikler ile beden dili, karşıdaki kişinin ruh haline dair birçok şeyi anlatabilir. Dikkat kesilmedikçe bu işaretleri algılamanız bir hayli zor olacaktır.
İpucu 3: Eğlenceye öncelik tanıyın
İnternet üzerinden flört, bekarlar için kaynaşma partileri, çöpçatanlık uygulamaları eğlencelidir ancak bazıları için bu tür etkinlikler, hızlandırılmış iş görüşmesi misali sıkıcı ve stresli olabiliyor. Fakat ilişki uzmanları ne derse desin, doğru işi bulabilmenizle uzun süreli bir ilişkiyi yakalamanız arasında kocaman bir fark var.
Flört sitelerini aşındırmak, barlarda tek gecelik ilişki kovalamak yerine zamanınızı bekar bir insan olarak sosyal çevrenizi genişleterek ve farklı etkinliklerde yer alarak geçirin. Odağınız eğlenmekte olsun. Eğlendiğiniz aktiviteleri yaparak ve yeni ortamlara girerek sizinle aynı zevklere sahip yeni birçok insanla tanışacaksınızdır. Özel birisini bulamasanız bile günün sonunda eğlenmiş ve güzel arkadaşlıklar başlatmış olacaksınız.
Eğlenceli aktiviteler ve aynı kafada insanlar bulmak için ipuçları:
- Beğendiğiniz bir hayır kuruluşunda, hayvan barınağında ya da siyasi bir kampanyada gönüllü olun.
- Üniversiteler veya eğitim merkezlerinde saatlerinize uygun ve beğendiğiniz bir alanda verilen kurslara katılın.
- Dans, yemek veya resim kurslarına yazılın.
- Koşu, yürüyüş, bisiklet, veya herhangi bir spor klubüne katılın.
- Tiyatro veya film klubüne katılın ya da açık outurumlara gidin.
- Bulunduğunuz yerde küçük çaplı da olsa kitap klubü veya fotoğraf klubüne üye olun.
- Sanat galerisi açılışlarına gidin veya yemek, şarap gibi yiyecek tadımları festivallerine katılın.
- Yaratıcı olun: Yakınınızda olup biten bütün aktivitelerin, etkinliklerin bir listesini çıkarın ve gözünüz kapalı, rastgele bir tanesinde parmağınızı durdurun. Asla aklınızdan geçmeyecek bir şey olsa bile denemekten çekinmeyin. Golf oynamak, buz pateni ya da origami yapmak nasıl olurdu sizce? Konfor alanınızdan çıkmak, size beraberinden çok şey kazandıracaktır.
İpucu 4: Herhangi bir reddi incelikle karşılayın
Aşkı bulmaya çalışan birisiyseniz, zamanında hem reddedilmiş hem de reddetmiş birisi haline dönüşeceksiniz ve bununla da baş etmek zorunda kalacaksınız. Flört etmenin, buluşmalara gitmenin güzelliği de burada. Sonunda ölüm yok ve gayet de ilgi çekici. Olumlu düşünmeniz ve kendinizle barışık olmanızla birlikte reddedilmek sizin için daha az göz korkutucu olmaya başlayacak. İşin püf noktası, reddedilmenizi büyük bir incelikle karşılayıp ve flört etmenin başka bir sonucu olarak düşünmenizdir. Endişelenmenizi gerektirecek hiçbir şey yok. Nasıl olsa reddedilmenin ucunda ölüm yok.
Flört ederken ve ‘o’ insanı ararken reddedilmeyi kaldırabilmeniz için bazı ipuçları
Kişisel algılamayın. İlk veya birkaç buluşma sonrasında reddedildiyseniz kesinilikle kişisel algılamayın. Çünkü ilk zamanlarda reddedilmenin nedeni genelde yüzeysel kusurlardan dolayı oluyor. Hepimiz farklıyız. Kimi sarışın sever kimi esmer… Bu yüzden ilk başlarda gelen redleri gayet incelikle karşılayın. Zararın neresinden dönerseniz kardır.
Üstüne çok düşünmeyin fakat bir deneyim olarak kendisinden ders çıkartın. Yaptığınızı düşündüğünüz herhangi bir hata yüzünden kendinizi hırpalamayın. Fakat bu hatanız sürekli tekrarlanıyorsa, başkalarıyla nasıl ilişki kurduğunuzu ve onun beraberinde diğer kusurlarınızı derinlemesine düşünün. Ve çözüme ulaştığınızda da geçmiştekileri bir kenara bırakıp tertemiz ilişki başlangıçları yapın. Reddedilmeyle başa çıkabilmek, gücünüzü ve direncinizi fazlasıyla artıracaktır.
Hislerini örtbas etmeyin. Üzülmüş, gücenmiş, hayal kırıklığına uğramış ve hatta direkt yüz yüze bir ret aldıysanız kahrolmuş olmanız gayet normal. Hislerinizi bastırmadan onları bir süre de olsa yaşamanız önemli. Farkındalığınızı geliştirerek hislerinizle barışık olmayı ve olumsuz deneyimlerin üstünden gelmeyi başarabilirsiniz.
İpucu 5: İlişkideki tehlike işaretlerini kaçırmayın
Tehlike işareti niteliğindeki davranışlar, ilişkinin uzun sürmeyeceğinin ve sağlıklı olmayacağının bir göstergesi olabilir. Hislerinize güvenin ve karşınızdaki insanın sizi nasıl hissettirdiğine dikkat edin. Güvensiz, aşağılanmış ve değersiz hissediyorsanız, ilişkiniz hakkında derinlemesine düşünmenin vakti gelmiş demektir.
Yaygın tehlike işaretleri:
Alkol bağımlılığı üzerine bir ilişki. Sadece alkol ya da başka herhangi bir maddenin etkisindeyken gülüşüyor, konuşuyor, sevişiyor olduğunuz bir ilişki gayet açık bir tehlike işareti bizce.
Bağlılığın olmaması. Bazıları için bağlılık, birçok şeyden daha zor bir konudur. Bu tür insanlar, önceki deneyimlerinden ya da iyi bir aile ortamında büyüyememekten kaynaklı uzun süreli ilişkinin iyi yanlarını göremiyor olabiliyorlar ve birisine güvenmek onlar için çokça zor oluyor.
Beden dilinin neredeyse hiç olmaması. Sizinle iletişim kurmak yerine kaşrınızdakinin ilgisinin telefon ya da televizyonda olması.
Başka ilgilerinize kıskançlık göstermesi. Bazı kişiler, eşinin/sevgilisinin arkadaşlarıyla veya aile yakınlarıyla vakit geçirmesinden fazlasıyla rahatsız olabiliyor.
Kontrolcülük. Öyle kişiler var ki eşinin/sevgilisinin ne düşündüğünden tutun ne hissetmesi gerektiğine kadar kontrol etmeye çalışabiliyorlar.
Aşırı cinsel yönü olan bir ilişki. Bunlar genelde, bir tarafın cinsel ilgi dışında başka bir ilgi görmediği ilişkilerdir. Anlamlı ve tatmin edici bir ilişki, iyi bir cinsel hayattan daha fazlasına bağlıdır.
Baş başa kalmaların az olması. Bu ilişkide, bir taraf sevgilisi/flörtü ile sadece başka insanlarla birlikteyken vakit geçirmek istiyordur. Karşınızdaki, yatak odası dışında başka yerde sizinle baş başa güzel vakit geçirmek istemiyorsa bu büyük bir sorunun göstergesi olabilir.
İpucu 6: Güven problemlerinizi çözün
Karşılıklı güven: hangi tür ilişki olursa olsun, onun yapıtaşıdır. Güveniniz bir gecede karşıdakine tam olmaz, tabii ki. Zamanla size gösterilen değer ve kuruduğunuz bağ ile bu güveniniz giderek artar. Buna rağmen; ihanete uğramış, travma geçirmiş, suistimal edilmiş ya da güvensiz bağlanma sorunu olan birisiyseniz insanlara güvenmek ve onlara aşık olabilmek size imkansız gelecektir.
Güven sorunlarınız hat safhadaysa; ilişkileriniz ihanete uğrama, yüz üstü bırakılma ya da hayal kırıklığına uğrama korkusu üzerine kurulması kaçınılmazdır. Fakat ne olursa olsun, bunu yenmek ve doğrusunu öğrenebilmek mümkün. İyi bir terapiste giderek veya sizinle aynı sorunları olan insanların grupça yaptığı terapi seanslarıyla güven probleminizin kaynağını öğrenebilir ve bunu aşmanın birçok farklı tekniğini hayatınızda uygulayabilirsiniz.
İpucu 7: Gelişmekte olan ilişkinizi yönlendirin
Doğru insanı bulabilmek sadece işin başlangıcı, istikametiniz daha belli değil. Rastgele bir flörtleşmeden bağlı ve sevgi dolu bir ilişkiye geçmek için aranızdaki bu ilişkiye çok iyi bakmalısınız, özen göstermelisiniz.
İlişkinize yön vermek için:
Araştırmaya koyulun. Hiçbir ilişki aynı şeylerle düzgünce yürüyemez. Sevgiliniz/flörtünüzle birlikte yapabileceğiniz ve eğlenebileceğiniz ne kadar aktivite bulursanız o kadar birbirinize bağlanırsınız. Birlikte eğleneceğiniz aktiviteler bulun ve stresli de meşgul de olsanız verdiğiniz sözü tutarak yeni bir aktivitede yer alın.
Açık ve net olun. Karşınızdaki kişinin bir zihin okuyucu olduğunu sanmıyoruz. Bu yüzden ona nasıl hissettiğinizi söylemekten çekinmeyin. İhtiyaçlarınızı, korkularınızı, endişelerinizi, isteklerinizi karşı tarafa açıklayabildikçe ve bunu ikiniz de yapıtıkça; ilişkiniz daha güçlü olur ve bağınız sağlamlaşır.
Tatrışmayı adilce çözüme kavuşturun. İlişkinizde ne kadar düşünce uyuşmazlığı artarsa artsın tartışmaktan kaçmamanız çok önemli. Sizi rahatsız eden noktaları paylaşmaktan çekinmemeli ve aşağılamadan, hadsizleşmeden veya haklı olduğunuzda ısrarcı olmadan bunları çözebilmelisiniz.
Değişime açık olun. Bütün ilişkiler zamanla değişir. İlişkinizin başında ne istediğinizle aylar veya yıllar sonra flörtünüz/sevgilinizle ne beklediğiniz arasında farklılık olabilir. Değişimi kabul etmek, ilişkinizi sağlıklı yapmakla kalmaz; daha da iyi, nazik, ve anlayışlı bir insan olmanızı sağlar.